Alanya Kızıl Kule, Alanya Limanı'nda yer almaktadır. 13. yüzyıldan kalma bir Selçuklu yapısı olan kule, Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubad I tarafından yaptırılmıştır. Mimarisiyle dikkat çeken kulenin mimarı, dönemin en iyi mimarlarından biri olan Halepli ustabaşı Ebu Ali Reha el Kettani’dir. Kule, denizden gelecek saldırıları önlemek ve limanı ile tersaneyi korumak amacıyla inşa edilmiştir.

Sekizgen planlı kulenin yapımında taş, mermer bloklar ve pişmiş kırmızı tuğla kullanılmıştır. Kule duvarlarının genişliği 12,5 metre, yüksekliği 33 metre ve çapı 29 metredir. Beş katlı kulede gün ışığı en üst kattan birinci kata kadar ulaşır. Harcının dayanıklılığını artırmak için yumurta akı kullanılmıştır. Dış yüzeyine uygulanan yumurta sarısı nedeniyle kule kırmızı renktedir ve adını bu renginden almıştır.

Alanya Kızıl Kule, 1979 yılında müzeye dönüştürülmüştür. İlk katında Alanya Etnografya Müzesi bulunmaktadır. Dış yüzeyinde kitabeler yer alır ve kule tamamen ziyaretçilere açıktır. Kule mimarisi ve terasından görülen manzara ziyaretçileri büyüler. Kuleden liman, cephanelik, tersane, surlar, dalgakıran ve tersane plajı kuşbakışı olarak görülebilir.

Kule içinde üç adet kitabe bulunmaktadır. Bu kitabelerde, yapının mimarı Ebu Ali Reha el Kettani ve yapım yılına dair bilgiler yer alır. Diğer iki kitabede Alaeddin Keykubad övülmüştür.

Alanya Kızıl Kule’nin dış görünümü oldukça sade olmasına rağmen iç tasarımı sofistike ve karmaşıktır. Binanın zemininden dördüncü katına kadar uzanan bir sarnıç bulunmaktadır. Bu sarnıç, küçük kanallardan gelen yağmur sularını toplar ve günümüzde hala işlevseldir.

Kulenin cephelerinde toplam elli altı mazgal penceresi bulunmaktadır. Ayrıca savunma amacıyla düşmana karşı kaynar zift ve su dökmek için kullanılan 22 açıklık vardır. En üst katta, duvarlardan suyun uzaklaştırılması için kullanılan 6 adet su oluğu (gargoyle) bulunmaktadır.

Heyecan verici bir hikaye!

?